Uzay, Dünya ve diğer gökcisimleri arasında yer alan sonsuz boşluğa verilen isimdir. Uzayın ortalama sıcaklığı yaklaşık olarak -270 derecedir. Uzay´da bizim algıladığımız gibi bir zaman kavramı yoktur.
Uzayla ilgili birçok teori, araştırma ve teknolojik gelişmeye rağmen bu sonsuz boşluğun tam sınırları bilinememektedir. Uzayda milyarlarca gök cismi ve yıldız sistemi olduğu tahmin edilmektedir. Uzayın % 4,6´sı atomlardan, % 24´ü, karanlık maddeden, yaklaşık % 72´si ise karanlık enerjiden oluşmaktadır.
Albert Einstein´a göre uzay; elastike bir dokuya sahiptir ve cisimlerin elastik yapıyı bükmelerinden ötürü yerçekimi vardır ve zaman kavramı yoktur. 2009 yılında ortaya atılan bir teoride ise, evren aslında sanılandan daha küçüktür ve daha az gökcismini içerir. Görünen milyarlarca gökcismi sadece birbirlerinin farklı zamanlarda görünen şeklidir.
İnsanlık gelişimiyle birlikte uzayı hep daha çok merak etmiş ve bir şekilde kendini uzaya çıkaracak hamleler yapmak istemiştir. Bu bağlamda insanoğlu özellikle 2. Dünya Savaşı´ndan sonra SSCB ve Amerika´nın uzay teknolojisindeki çekişmesine şahit olmuştur. Bu çekişme şüphesiz insanlık için faydalı olmuştur. Günümüzde gelişmiş devletler, devasa teleskoplar kurarak ve uzaya son teknoloji uydular göndererek uzayın daha derinlerine gitmeyi amaçlıyor ve uzayın sınırlarına ulaşmayı hedefliyor.
"Dünyada her şey için, uygarlık için, yaşam için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fen haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, delalettir." Mustafa Kemal Atatürk