www.cildirgoyce.com

Nihat AĞDEMİR


MEYDANIN HAKİMİ TÜRKİYE´DİR

İçinde yaşadığımız


   İçinde yaşadığımız günler Türkiye´nin beka savaşının yaşanacağı günler olacak. Bölgede bir meydan savaşı olacak, bu kesin. 
Türkiye bu savaşa katılmasa da, bu savaşın meydanı Türkiye olacak bu da kesin.

Yeni senaryo İran...

   5. Ay´da İran seçimleri var. Ortam ısınıyor. Trump İran konusunda bizimle yakınlaşmayı deneyecek. Böylelikle İran seçimlerini etkilemek ve İran´dan istediğini elde etmek istiyecektir.

    "Türkiye bölgesinde önemli bir güç haline geliyor" diyoruz. Bunun işaretleri her geçen gün kendini daha da gösteriyor. Diplomatik üfürmeler kulağımıza kadar geliyor.

   Suriye ve Irak konusunda, İran ile kafa kafaya geldik neredeyse. Ama İran kendisine kurulan tuzakların da farkında. Yakın zamanda İran´ın Suriye ve Irak´tan çekildiğine yada gelişmelere ses çıkarmadığına şahit olabiliriz. İran sıranın kendisine geldiğinin farkında.

   Avrupa Birliği ile raks etmemize bakmayın. AB bitiyor bunu İngilizler anladı ve ayrıldı. Biz de biliyoruz AB´nin sonunun geldiğini ama kuracağımız oyunu anlatmamız için AB ülkeleri önemli bir potansiyel mecradır. Es geçemeyiz. Zira AB´nin batı kanadı İngilizlerin ayrılmasıyla çöktü, doğu kanadı ise Türkiye´nin ilerideki günlerde yapacağı resti ile çökmüş olacak.

    AB içinde bir tek Berlin önemli. AB ülkelerinin öyle kafa tutar gibi yapmalarına bakmayın. Bütünüyle bizden besleniyorlar. İhracatları hep bizimle. Türkiye´ye göbekten bağlı durumdalar. Onlara ülkecik gözüyle bile bakmayın. Almanya´da yakın zamanda bir seçim var ve bu seçim hayli çekişmeli geçecek. Hal böyleyken Almanya´nın bu dönemde bölge ile uğraşacak zamanı kalmayabilir.

    Körfez ülkelerini yeniden biz inşaa edecek ve biz kalkındıracağız. Başka yolu yok. ABD bu denklemin dışında kalmaz ve kalmak istemez. Yani bizimle dansı bırakamaz.

    Dünyada kutupların değiştiğine şahit olacağız hep birlikte. Doğu kutbunda Çin öne çıkıyor. Rusya kendini biraz geri çekebilir. İlerleyen günlerde ABD ile Çin´in karşılıklı manevralarına şahit olacağız. ABD güç kullanmadan güç göstererek Çin´e set çekmeye çalışacak. ABD analiz edildiğinde büyük bir ekonomi ve askeri güç. Bu açıdan bakıldığında kendisini yenilemek ve oyunu iyi oynamak zorunda. Yoksa devrilir gider. ABD bugüne kadar partnerlerini iyi seçmeyi başardı. Trump bunu başaracak mı göreceğiz.

   ABD önümüzdeki günlerde Çin´in yumuşak karnı Tayvan´a bir şekilde müdahil olmayı deneyecektir. Bu durum Çin´i çileden çıkarabilir. Bekleyip göreceğiz.

   Bu arada "Bölgede tüm dertler bizi buluyor" dersek yeridir. Ama biz olmadan da çözümün olmayacağını bilmeyen yok. O yüzden başımızı boş bırakmıyorlar. Bizim Pakistan ve Suudi Arabistan ile kuracağımız bir sünni blok bu açıdan önemli. Üç ülkenin kapsama alanındakileri bir üçgende topladığımızda önemli bir harita ortaya çıkıyor. Bu Ankara´nın; askeri, ekonomik ve siyasi açıdan üzerinde durduğu çok önemli bir harita. Askeri, ekonomik ve siyasi birliktelik birçok ülkeyi rahatsız edecektir, hazırlıklı olalım.

   Fırat Kalkanı harekatı bu açılardan önemli bir manevra idi. Herkes evinde uyukluyorken bizim mahallenin ortasında nara atar halde olmamız önemli. Kapışacak olanlar sahaya çıkacak ve herkes boyunun ölçüsünü alacak.

    Şahsen, büyükelçi suikastinin Rus derin devletinin işi olduğunu savunanlardanım. Zira Rusya Türkiye´yi hiçbir zaman elinden kaçırmak istemez. Bunun için bir manevra lazımdı, bu manevra için Rus Büyükelçi Andrey Karlov kurban seçildi ve öldürüldü. Bu sayede ev sahibi Türkiye mağdur Rusya´ya yakınlaşmak durumunda kaldı ve sahiplendi.

    Neyse gelelim buzdağının görünen tarafına? Rusya büyükelçi suikasti ve uçak krizi ile kendisini iyiden iyiye sorgular hale geldi. Türk uçağını vurdu ve ?Yanlışlık oldu? dedi. Aslı böyle mi? Elbette ki değil. Meselenin enine boyuna ve derinlemesine aktörleri var. Rusya bunları bir bir ortaya çıkaracak. Putin kendi içindeki paralel yapılanmayı tez elden çözümlemek durumunda aksi halde daha büyük belalar Rusya´nın kapısında bekliyor.

    15 Temmuz yaşanmasına rağmen Suriye-Irak hattında Türk Askeri´nin son yıllarda yaptığı manevralar Türk askeri için de önemli bir dönüm noktası oldu. Tatbikatlarla oyalanan TSK, sahada reel operacsyonlarla kendini göstermeyi başardı. Türk Devleti askeri varlığını ve kabiliyetini tüm dünyaya ispat etti. Bu önemli. Bu yaşananlar ile TSK asıl işlevine de dönmüş oldu. Ankara´nın eli bu açıdan güçlendi. Zira siyasal alana müdahalesi ve iç çekişmelerden rol kapması beklenen ordu asıl işine yöneldi. 15 Temmuz bu açıdan birçok taşın yerine oturmasına da vesile oldu, diyebiliriz.

Emsalsiz saldırılar emsalsiz zaferleri getirecektir, unutmayalım. 
Bölgenin kalemi bizim elimizde bunun da farkında olalım.

Sefer bizden, zafer Allah´tandır.
Hakka Emanetsiniz.

Nihat Ağdemir