www.cildirgoyce.com

YAŞAR GELER


HER ŞEYİ GÖRDÜM!

İnsan yaşamı koskocaman...


İnsan yaşamı koskocaman, upuzun bir zaman dilimi. Tabi ki uzunca yaşayabilenler, ömrü uzun olanlar için. Daha bebekken, çocukken, gençken, orta yaştayken, biraz yaşlanmışken ve artık gücü takati kalmamışken, hatta Allah´ım bana ve bakanlarıma ızdırap çektirme diye ölümü bile kurtuluş sayanları da gördüm. Onlar için yaşam da çok kısa.
Ahlaklı insanları da ahlaksızları da gördüm.
Aptalları da akıllıları da gördüm.
İnsan olanları da; hayvana hakaret olur diye hayvan adı dahi anılamayacak olanları da gördüm.
Vefalı olanları da; vefanın sadece bir semt adı olarak anıldığını hissettiren insanları da gördüm.
Sevgiyi doyasıya tadan insanları da; sevgiye muhtaç olanları da gördüm.
Bir tane olup hayırlı olan evlatları da; yedi-sekiz tane olup ta bir tanesi bile hayırlı olmayan evlatları da gördüm.
Durumu kurtarana kadar Keçiye Abdurrahman Çelebi diyenleri de; durumu kurtardıktan sonra kral benim, benden başka kral tanımam diyenleri de gördüm.
Ahlaklı, namuslu, vatan ve millet için siyaset yapan siyasetçileri de; sadece kendini, çevresini ve amaca ulaşmak için her yol mubahtır diyebilen siyasetçileri de gördüm.
Varlığı sürdükçe, ekonomik gücü oldukça baş tacı edilen ebeveynleri de; elden ayaktan düştükten, malını mülkünü kaybettikten sonra el aleme muhtaç kalan ebeveynleri de gördüm.
Okulda çocuğu oldukça öğretmenine kus kurban olan, ondan başka öğretmen tanımayan velileri de; çocuk okuldan ayrıldıktan sonra yolda görse bile selam vermekten imtina edebilen şahsiyetleri de gördüm. Ancak, uzun yıllar geçse de davranışından zerre değiştirmeyen velileri de gördüm.
Başarıları hazmedemeyen, neden onun çocuğu daha ileride diye düşünebilen insanları da; ancak, benimki de yetenekli olsaydı O´nu da öğretmen değerlendirirdi diyemeyen ya da düşünemeyen velileri de gördüm.
Aslen düşüneceği okul olduğu halde okuldan çok kendini, cebini ya da makamını kurtarmaya çalışan, çalışanları arasında bariz ayrımcılık yapan müdürleri de gördüm; gerçekten vatansever olan, kendinden çok toplumu düşünen, öğretmenler ya da diğer çalışanlar arasında ayrım yapmayan müdürleri de gördüm.
Ailesine, arkadaşına, çevresine, vatanına, milletine, diline, dinine, bayrağına saygıyla, minnetle bağlı olanları da; tüm bu değerlere ihanet edenleri de gördüm.
Yaşamını, toplumun ve bireylerin sağlıklı yetişmesine adayan insanları da; toplumun kanını bir vampir gibi emen, ülkesinin altını bir köstebek gibi oyabilen alçakları da gördüm.
Tüm yaşamına ailesine adamış anneleri de gördüm; kendini ortaya atmış ne yaptığı belli olmayan, anne adına uygun olmayan ancak zorunluluktan anne denebilen anneleri de gördüm.
İyi bir aile reisi olabilen babaları da gördüm; ailesinden başka her şeyi düşünebilen ve yapabilen babaları da gördüm.
Daha neler gördüm neler? Oysaki şu kısacık ama yaşandıkça uzayan ömür de, iyilik yapmaktan, pozitif düşünmekten, insanları mutlu etmekten, yoksulları doyurmaktan, öksüzleri sahiplenmekten, toplumun her kesimine saygılı davranmaktan, insanları öteki-beriki diye ayırmamaktan, her zaman doğrulardan yana olmaktan kime ne zarar gelir ki!
Öyleyse gelin tüm mutlulukların var olduğu, huzurlu bir dünyaya merhaba diyelim. Merhaba kocaman sevgi ve huzur dolu dünya, merhaba ey insanlık, merhaba barış, dostluk ve sevgi merhaba.