www.cildirgoyce.com

SİNAN KARAÇAY


ERKEN EMEKLİLİK HAYALİMİZ

Malum papazın ABD´ye ansızın...


   Malum papazın ABD´ye ansızın uçmasından sonra belki de Son günlerin en çok tartışılan ve toplumda en büyük beklenti yaratan olayı EMEKLİLİKTE YAŞA TAKILANLAR adı verilen emeklilik için sadece yaş kriterini sağlayamayanların emekli olması talebi olsa gerek.

    Ülkemizde 4/a yani SGK kapsamında çalışan özel sektör çalışanlarının emekli olabilmesi için 3 temel şartı yerine getirmesi gerekmektedir. Bunların birincisi hizmet senesini doldurmak, ikincisi prim günleri toplamının kanundaki prim günü kadar olması ve üçüncüsü ise kanunla belirlenen yaşta olmaktır. Hâlihazırda bu şartların her üçünü de sağlayan çalışanlar emekli olmayı hak ederek devletten emeklilik maaşı almaya ve sağlık hizmetlerinden emeklilere sağlanan koşullar ile yararlanma hakkını kazanmış olur.

   Son dönemlerde bu üç maddeden prim gün ve senesini doldurup sadece yaşı bekleyenler için kanunda değişiklik yapılarak emekliliklerinin önü açılması konusunda toplumda ciddi bir beklenti yaratılmıştır. Ülkemizde bu durumdan faydalanması mümkün olan içerisinde benim de olduğum yaklaşık 6 Milyon İki yüz bin çalışan bulunmaktadır.

Bu haberler çıktığından konun muhataplarından birisi, bir emekli adayı hem de bu işin okulunu okumuş yaklaşık 10 yıl İnsan Kaynakları sorumluğu yapmış birisi olarak fikrim sorulduğunda bu beklentinin şuan ki şartlar altında nafile olduğunu dilim döndükçe anlatmaya çalışmıştım.

Yazılarımı takip eden dostlar bilirler ki elimden geldikçe siyasi görüş gözetmeden ülkem ve milletimden taraf olmaya çalışan, doğrunun tek olduğunu ve ona doğru demeyi bir ilke edinmiş birisi olarak yazılarımı kaleme almaya dikkat eden bir kardeşinizim. Uzun zamandır da hükümetimizin icraatları ile ilgili pek de olumlu şeyler yazmadığımı ve Sayın Cumhurbaşkanımız ile bu aralar pek aynı şeyleri düşünmediğimi hatta tam zıttı şeyler düşündüğümü takip edenler bilmektedir.

Uzunca bir aradan sonra malum Emeklilikte Yaşa Takılanlar konusunda aynı fikirde olduğumuzu üstelik çıkarsa bu yasadan faydalanacak birisi olarak gördüğümü belirtmek isterim.

Konu birazcık uzmanlık alanım olunca neden bu yasanın çıkmasının mümkün olmadığı ve makul sebepleri olduğunu sizlere siyasi kaygılardan arınarak devletimizin menfaatlerine neden uymadığını maddeler halinde sıralamak gereği duydum.

Eğer bu yasa çıkar ise;

* Yasadan faydalanacak 6 milyon iki yüz bin kişinin çok büyük bir bölümü uzun yıllardır firmalarında çalışan kişilerdir ve bu yasa çıkıp emekli olunca yasal olarak kıdem tazminatı almaya hak kazanacak 6 milyon iki yüz bin insan demektir. Ortalama 50 Bin TL tazminat alacaklarını farz edersek yaklaşık özel sektöre maliyeti 310 Milyar TL olacaktır. Yaşadığımız büyük ekonomik krizde firmalarımız ayakta kalsın diye onca kampanya ve seferberlik yaparken bir anda böyle ciddi bir faturayı özel sektörün önüne koymanın krizi daha da derinleştirmekten başka bir işe yaramayacağı kanaatindeyim. Sermayeden tarafsın eleştirisi yapmak yerine firmalar zora düşünce patronların ilk aldığı önlemin işçileri işten çıkarmak olduğu bir ülkede bu adeta yeni işsizlerin ortaya çıkmasına çanak tutmak olur ki bu sıkıntıları çok daha fazla arttıracaktır.

* Emekli edilecek 6 milyon iki yüz bin kişinin devlete mal olacak maaş maliyeti 750 Milyar TL olacaktır ve bu yük devletin şu anki ekonomik yapısının kaldırabileceği bir yük değildir. Siyasi kaygılar ve oy hesabı ile bu yük devlete yüklenirse 5 yıla kalmaz hiçbir emekli maaşını alamaz duruma gelebilir.

* Devlet çalışanlardan SGK Prim Bildirgesi ile ortalama maaşları üzerinden her ay %37,5 oranında pirim alırken emekli çalışanlardan ise SGDP Prim Bildirgesi adı altında maaşları üzerinden %32 oranında prim tahsilatı yapılmaktadır. Eğer söz konusu yasa çıkar ise 6 milyon iki yüz bin çalışandan Devlet her ay %5,5 oranında eksik prim tahsilatı yapacaktır ve bu devlet bütçesinde hatırı sayılır bir külfete neden olacak, devlet de bu açığı karşılamak adına yeni vergi yüklerini vatandaşın sırtına yükleyecektir. Zaten sırtındaki yüklerden beli bükülmüş olan vatandaşın bu yüke çok fazla dayanamayacağı gün gibi ortadadır.

* Yaşları genç olan bu 6 milyon iki yüz bin kişi emekli olunca çalışmaya devam edeceği gibi, ortaya yeni bir istihdam alanı açılmayacak ve işsizlik değerleri var olan seviyede kalacaktır.

 Bu yasa teklifini hazırlayanların da en az benim kadar bu konuları bildiğini tahmin ediyor ya da umuyor, gerçek niyetlerinin çalışana bir fayda vermek olduğuna inanmadığımı belirtmek istiyorum.

Eğer gerçekten niyet üzüm yemek olsaydı bu hususta aşağıda sıralayacağım ve çok daha akla mantığa uygun, uygulanabilir ve çalışanlara fayda sağlayıcı teklifler üzerinde çalışarak milletin önüne çıkarlardı diye naçizane düşünüyorum.

 Nedir bunlar peki;

* Söz konusu yasa teklifine konu olan 6 milyon iki yüz bin kişinin ve bir o kadar daha çalışanın karşı karşıya olduğu en ciddi sorun emeklilik maaş hesaplamaları yapılırken çalışma senesi ve günlerini tamamladıktan sonra yaşının dolmasını beklerken ödediği primler nedeni ile maaş hesaplama katsayısının düşük olarak hesaplanmasıdır. Maaş hesaplanırken alınan katsayılar nedeni ile maaşlarında yaşanacak olan %15 ile %30 arasındaki düşüklüğe çare bulunulması için eğer bir teklif yapılır ise o çok daha makul, mantıklı, yerinde ve uygulanabilir bir teklif olacak ve yasalaşır ise de ciddi bir hizmet olacaktır.

* Bir diğer konuda tüm çalışanların ortak sorunu özellikle de 2000 yılından sonra sigortalı olanların emeklilik yaşlarının çok fazla olması ve normal insan ömrünün emekliliği görmeye vefa etmediği hususudur. Halk arasında Mezarda Emeklilik denilen bu olayın çözümü için yapılacak çalışmalar çok daha kıymeti harbiye si olan çalışmalar olacaktır.

* Bir diğer husus da stajyerlik yapanların sigorta başlangıç tarihlerinin stajlarının başlangıç tarihi olarak kabul edilmemesidir ki bu nedenle milyonlarca mağduriyet yaşayan vatandaşımız olduğu inkâr edilemez bir gerçektir.

 Sonuç olarak gerçekten samimi olarak çalışanın, emeğin ve emekçinin faydasına işler yapılmak isteniyorsa bu işin yolu olmayacak dualara insanların âmin demesini sağlamak, boş hayallere insanları inandırmaya uğraşmak olmamalıdır.

Sandıktan iki oy fazla alabilmek için insanları heveslendirip sonra da hayal kırıklıklarını izlemek hem ayıp hem de günahtır. Oy uğruna hayallerimizle, inançlarımızla, milliyetlerimizle ve aidiyetlerimiz ile oynamaktan artık vazgeçin, giriştiğiniz bu çabalar bizleri her geçen gün bizi millet yapan değerlerden uzaklaştırmaktan başka hiçbir şeye yaramadı. Bizleri birbirimize düşman ettiniz, hısım iken hasım olduk birbirimize, aynı masanın etrafında oturamaz, iki çift laf edemez olduk, bir siz hain oldunuz bir biz hain olduk, biz düşman oldukça siz mevki ve makam sahibi oldunuz, bizim içimizden çıkıp bir kerecik bile bizden olamadınız.

Samimi iseniz gelin yukarıdaki maddeler ile ilgili bir çalışma yapın, hükümeti ile muhalefeti ile bir olup şu sizlere oturduğunuz konforlu koltukları verenlere azıcık bir fayda sağlayın da görelim. Siz bir olup bunları yapmaya çalışın hükümet karşı çıkarsa bende sizler gibi hükümetin karşısına dikilip itirazımı yapayım, birçok konuda yaptığım gibi.

Beni eleştirirken sakın unutmayın lütfen bu yasa geçerse hatırı sayılır bir emekli maaşı alacak genç emeklilerden birisi de ben olacağım ancak dedim ya benim için ülkemin ve milletimin ali menfaatleri her şeyin üstünde zaten o yüzden de hükümetimizle pek aram yok ya?