www.cildirgoyce.com

SİNAN KARAÇAY


ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ DEĞİL ÇANAKKALE KAMBURU

 Yol medeniyettir ve insanlığa yapılan


     Yol medeniyettir ve insanlığa yapılan en büyük hizmetlerden biridir dolayısı ile bu hizmeti her kim yaparsa da taktiri ve teşekkürü hakketmektedir. Ancak hizmeti yaparken fayda maliyet ilişkisi eğer doğru kurulmaz ise işte o hizmet millet için eziyete döner ki bu da iktidarların onları iktidar yapan millete en büyük sorumluluğudur.

    Neticede iktidarlar milletten toplanan kaynakları harcadıkları için adeta milletin emanetçisidirler ve yaptıkları yanlış hesap ve harcamalar milletin emanetine ihanete eşittir. Hele birde alenen bir hoyratlık yapılıyorsa harcamalarda işte bu durum çok daha vahimdir. Devletlerin bütçeleri tüyü bitmemiş yetimin haklarından oluşur ve kullananlar için çok büyük veballer yüklemektedir ki o nedenle her harcanan kuruşun hesabı iyice yapılmalı ve yetim hakkı birilerinin bilerek servetleri haline getirilmemelidir. Nerden geldik buraya diyorsanız; Malumunuz Çanakkale de Gebze ile Bursa ve çevre illeri birbirinden bağlayan Osmangazi köprüsünün bir benzeri önemli bir köprü yapılmaktadır ve bu köprü çok önemli ve ciddi bir hizmettir. Ancak köprünün yapımında uygulanan ihale yöntemi adeta keşke yapılmasaydı dedirtecek cinsten maalesef. Çanakkale köprüsü için malum müteahhit firmaya günlük kırkbeşbin araç geçiş garantisi verilerek bu araçlar için araç başı 15 Euro devletimiz tarafından müteahhit firmaya taahhüt edilmiştir. Öncelikle ülkede beş metrekare dükkânı bile döviz ile kiralatmayan hükümet neden bu ihaleler için döviz teminatı verir anlamış değilim.

    Önümüzde koskoca Osmangazi tüneli örneği varken İstanbul’u onlarca ilimize bağlayan en işlek güzergâhta bile günde kırkbeşbin araç geçmezken Çanakkale’de yapılan köprüye günlük kırkbeşbin araç geçme garantisini hangi hesapla ve hangi mantıkla verdiniz Allah aşkına. Çanakkale’de kullanıla arabalı feribotun on günlük bayram tatillerinde bile ortalama günlük onbeşbin araç tarafından kullanıldığı devletin kayıtlarında mevcutken bunun üzerine otuzbin araç daha ekleyen hesabı kim yaptı? Basit bir hesapla günlük bu köprünün ülke kasasına vereceği zarara bakalım;

   Günlük geçilmesi taahhüt edilen araç sayısı; 45.000 Geçiş için araç başı taahhüt edilen tutar ; 15 Euro Kur(Bugün) ;9,00 TL 45.000x15=675.000 Euro x 9, 00 TL=6.075.000 TL günlük maliyet. Farz edelim 15.000 araç geçti bu köprüden 15.000x 15 Euro*9,00 TL= 2.025.000 TL Bu durumda 6.075.000-2.025.000= 4.050.000 TL bu köprü için devletimiz tarafından geçmeyen araç için ödenecek paradır. Yüklenici firma bu köprüyü 16 yıl 2 ay 1 gün işleteceğine göre 5.912 gün boyunca sadece bugünkü kur ile devletin kasından geçmeyen arabalar için 48.605.900 TL ödenecektir ki bu hesap en safça kurun 9 TL olması gibi saflıkta zirve olan bir mantıkla yapıldığı halde. Yapmayın etmeyin bu milletin çocuklarının rızkından kesip devletine verdiği paralar ile bu milletin çocuklarına yıllarca ödeyeceği borç yükleri yaratmayın. Tüyü bitmemiş yetim hakkını bu denli hesapsızca ve fütursuzca harcamaya hakkınız yok.

    Millet hizmet bekler sizden müttehitler de bedavadan zenginleşmek. Millet için çalışın müteahhitler için değil. Partili partisiz vicdanı olan herkesi bu vicdani ve ahlaki hesabı yapmaya davet ediyorum hizmete elbet karşı değilim ama milletin parasının birilerinin kasasına akıtılmasına hem vicdanen hem de ahlaken karşıyım. Şimdi akıllarınıza ve vicdanlarınıza soruyorum bu yapılan bir köprümüdür yoksa milletin sırtına yüklenen kocaman bir kambur mudur?