CEMAL ŞAFAK

Tarih: 30.05.2021 15:59

BİZİM "CENGİZ"LER

Facebook Twitter Linked-in

BİZİM “CENGİZ”LER
          İki Cengiz var. Biri doğuyu elinde tuttu. Cengiz Aytmatov… Biri batıyı elinde tuttu. Cengiz Dağcı... Ne mutlu bana ki, bu iki Cengiz de benim soyumdan. Ruhları şad olsun. Tatar Atama ve Kırgız Atama jalındı selem…! Bu haftaki yazımı doğuyu elinde tutup Türk’ün sesini dünyaya duyuran, dünya romancılığının bir numarası Cengiz Aytmatov’a ve onun ruhlarımızda çok güzel duygular uyandıran roman ve hikaye özetlerine ayırdım. Umarım gençlerimiz bu kitapların gerçek kaynağına ulaşır ve “Ufuk”larında bulunmaz sayfalar açar.

ELVEDA GÜLSARI:

“Gülsarı” adında asil bir yorga atın “Tanabay” adlı bir kolhoz çalışanı ile olan hayat mücadelesi anlatılıyor. Tanabay’ın arkadaşı Cora ile devrin yönetimi arasındaki olumsuz ilişkiler konu ediliyor. Gülsarı’nın küçüklüğünden ölümüne kadarki hayatı ve Tanabay ile olan manevi bir sevgi bağı çok etkileyici tarzda aktarılıyor. Bu romanda Kazak-Kırgız halkının atlara verdikleri değer de yansıtılmaktadır.

BEYAZ GEMİ:

“Mümin” adındaki yaşlı bir Kırgız’ın yetim ve öksüz bir torununu sahiplenip kötü kalpli damadı Orankül’den koruması anlatılıyor. Ayrıca Kırgızların “Ana Maral” efsanesi, roman kahramanlarının yaşantısıyla birleştirilerek etkili bir anlatımla dile getiriliyor. Bu ailenin hazin sonu efsaneyle bütünleşmesi açısından önemli bir nokta olarak dikkatimizi çekiyor.

GÜN UZAR YÜZYIL OLUR:

Sarı Özek bölgesindeki Boranlı istasyonu ve çevresinde kurulu 6,7 ev olan bir yerleşim yerinde geçen olaylar dizisi anlatılır. Yedigey adındaki bir istasyon görevlisinin çevresinde gelişen olaylarda özellikle Abutalip (İntihar neticesi hayatını kaybetmiştir.) ve karısı Zarife etrafında seyreden olaylar iki çocuklu bu ailenin devrin acımasız yönetimi nedeniyle hazin bir sonla neticelendiği gelişmeler etkili bir tarzda anlatılır.

CENGİZ HANA KÜSEN BULUT:

“Gün Uzar Yüzyıl Olur” un devamı olan bu romanda Abutalip’in rejimin acımasız soruşturmasına maruz kalan ve sonu intihara varan günleri anlatılıyor. Romanda ayrıca Cengiz Han konulu bir efsane de dikkat çekici bir tarzda aktarılıyor.

DİŞİ KURDUN RÜYALARI:

Birbirlerinden farklı iki olay konu edilir.

  1. Bölümde Hıristiyan Papazı yetiştiren bir kurumdan kovulan Abdias’ın uyuşturucu tacirleriyle olan mücadelesi ve onun hazin ölümü, Hz İsa’nın çarmıha gerilmeden önceki Kudüs valisiyle olan diyalogu,
  2. Bölümde ise “Akbar ve Taşçaynar” adında iki kurdun etrafında gelişen olaylar, Boston adlı bir çiftlik kahyası ile kötü karakterli Bazarbay adlı kişinin mücadelesi konu edilir.

TOPRAK ANA:

“Tolganay” adlı bir kadın ve onun güzel gelini “Aliman” etrafında gelişen olayları, özellikle 2. Dünya Savaşı’nın aileler üzerindeki yıkımı ele alınır bu romanda. Aile reisi Suvankul ve oğulları Kasım, Maysalbek, Caynaklu’nun  savaş neticesinde ölümleri sonrası gelişmeler trajik bir tarzda aktarılmaktadır.

CEMİLE:

Askere gidip de savaş sonucu evine dönemeyen Sadık ile onun dul ve güzel karısı Cemile’nin Danyar adlı köyde bulunan bir yabancıyla olan aşkı ve ölümsüz sevdaları anlatılır. (Bu hikaye dünya edebiyatçıları tarafından en güzel aşk hikayesi olarak kabul edilir.)

 

SULTAN MURAT:

Dünya savaşının en yoğun yaşandığı yıllarda Kırgızistan-Kazakistan-Özbekistan ülkelerinin sınırı yakınlarındaki bir çorak tarım arazisinde babası savaşta olan 15 yaşındaki Sultan Murat ve aynı yaştaki köy çocuklarının bu toprakları verimli hale getirme çabası konu edilir. Sultan Murat’ın aynı sınıfta okuyan Mırzagül adlı bir kıza olan gizli aşkının anlatıldığı bu uzun hikayede at hırsızlarının bu çocukların tarım için kullandıkları atları çalmaları, atlardan birisini öldürmeleri dramatik bir anlatımla dile getirilir.

DENİZ KIYISINDA KOŞAN ALA KÖPEK:

Balık avına çıkan bir aile ve yakınlarının fırtınalı sulardaki hazin ölümleri hikaye edilir.

KIZIL ELMA:

“Anara” adlı genç bir kızın kendisine platonik bir aşkla bağlı olan İsabek ile olan duygusal ilişkileri anlatılır bu hikayede. İsabek tarafından kızıl bir elmanın özenle saklanıp Anara’ya taktim edilmesi, Anara’nın ise bu elmayı kabul etmemesi üzerine İsabek bir manevi çöküntü içine sürüklenir.

YÜZYÜZE:

2.Dünya Savaşında askerden kaçıp köyünün yakınındaki bir mağaraya sığınan İsmail ile onun insani yönleri ön plana çıkan karısı Seyde’nin etrafında gelişen olaylar hikaye edilir.

DEVE GÖZÜ:

“Anarkay” ve “Kalipa” adındaki iki gencin “Deve Gözü” adını verdikleri bir kaynak suyu başında tanışmaları ve hazin ayrılıkla biten aşkları hikaye edilir.

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —