CEMAL ŞAFAK


AZER-BAYCAN TÜRKÜ

 Oysa Batı ve Doğu Almanya’nın


         1980 li yılların sonuna doğru Sovyetler dağılınca aklımızdaki ilk düşünce Azerbaycan’ımızla birlik olup kucaklaşma günlerine kavuşacağımızı zannettik. Heyhat yanılmışız. Bırakın birleşmeyi kimimiz “Onlar Şii” diyecek kadar zır cahil bir anlayışla hareket etti, kimimiz de savaştaki yaralıları taşımak için istedikleri  iki helikopteri verme cesareti gösteremedi. Hele hele meydanları dolduran kalabalığın “Hepimiz Ermeniyiz…!” naralarından kulaklarımız sağır olacaktı neredeyse. O canlar Eurovision yarışmasındaki birinciliklerinde Azerbaycan bayraklarıyla birlikte Türk bayrağıyla sahneye koşarken Biz Bursa’daki futbol maçı öncesi Azerbaycan bayraklarını çöplere atıyorduk. Ve şimdi bugün “Azerbaycan’ın yanındayız…!” diyen münafıkların geçmişini hatırlayınca ne menem yaratıklarla birlikte yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz.

        Oysa Batı ve Doğu Almanya’nın 90 lı yılların başında nasılda birleşip tek devlet olduklarını, dünya siyasetinin de buna boyun eğdiğini imrenerek izledik. Birileri “Hepimiz Ermeniyiz…!” diye gök kubbeyi çatlatırken ben garip şu dörtlüğü paylaşmıştım bu iki yüzlü çirkin yaratıklara karşı:

                              Hazar’da Türküm kaldı,

                              Yiğitlik Börküm kaldı.

                              Kökü dal-budak salmış,

                              Masmavi Ülküm kaldı.

     

         Karabağ Savaşındaki siyasi tutumumuz bir yüz karası olarak tarih sayfalarındaki yerini alacaktır.                                                    

                           Hazar’da balam kaldı,

                           Ala göz sonam kaldı.

                           Karabağ’da dağlanan,

                           Dağ gibi yaram kaldı.

 

 Derken ne de cılız çıkmıştı o yıllardaki sesim. Hani atalarımız derdi ya “Oğurçu ele bağırer ki öy sahavının bağrı çattıyer…..!”  Şimdiki durum da aynı…! Ben,
 

                         Hazar’da soyum kaldı,

                         Başı dik boyum kaldı.

                         Altay’da yankılanan,

                         Bitmemiş toyum kaldı.

 

Derken birileri karnından “Hepimiz Ermeniyiz…!” yellemesi yapıyordur mutlaka. Varsın onlar kendi çukurlarında debelenip dursunlar. Biz yine doğu olanı, doğru bildiklerimizi haykırmaktan geri kalmayalım. Tıpkı bir Azerbaycan manisinde olduğu gibi:

 

                         “Bağçasız barsız dağlar,

                           Dumansiz çensiz dağlar,

                           Men size arxalandım

                           Siz olduz garsız dağlar....”

 

Onlara elimizi uzatıp kardeşliğin gereğini yerine getirelim.
           Bizi dağ gibi görüp arkalanan Turan eline, “Tek millet, tek devlet” e kavuşacağımız günlere selam olsun….!