Değerli Çıldırlı Hemşehrilerim;
Yıllardan beri seçipte gönderdiklerimizin Çıldır için ne kadar duyarsız oldukları bir kez daha ortaya çıkmştır. Yakın zamanda Ceza Evinin, Askerlik Şubesinin ve son olarakta Adliyemizin kapatılması Çıldır halkının sahipsiz bırakıldığının hatta cezalandırlıdığının göstergesidir.Seçim dönemlerinde oy avcılığı yaparak halkımızın haklarını savunacaklarını söyleyenlerin, vaatleri sadece sözde kalmıştır. Bir yıla yakın zamandır Adliyemizin kapatılacağı söylentileri ortada dolaşırken, adliye kapandıktan sonra İktidardan korkup demeç veremeyenlere, meclis kürsüsünde soyunup sahte kahramanlık yapanlara halkımızın bir daha müsamaha gösteremeyeceğine inanıyorum.
İktidar partisi milletvekilinin hiçbir şey söyleyememesi ve 2 bin oy aldığı ilçenin mağduriyeti hakkında tek kelime edememesi son derece üzücüdür. Adliyenin kapatılmasında susup köşesine çekilen vekil kadar, hiçbir şey yapmayan İl Başkanı ve İlçe başkanıda bu vebalin sorumlularıdır.
Çok değerli Çıldır halkı;
Devletine ve milletine kayıtsız şartsız bağlılığın mükafatı, sahipsiz, kimsesiz bırakılmak olmamalıydı. Tek suçunun suçsuzluk olduğu bir ilçenin, kendisini savunacak, her alanda hakkını arayacak siyasiler seçmesi artık şart olmuştur. Ofislerinde oturup, yılda bir iki kez gelip, iki saat dolaşarak bu milletin hakkı savunulamaz. Halkımızın sorunları elbette sadece Adliye ile sınırlı değil. Yöremizin tamamına yakını tarım ve hayvancılıkla uğraşmakta olup, hayvan piyasasının ne kadar içler acısı olduğu ortadadır. Zaten mazota, gübreye ve yeme hiç kimsenin gücünün yetmediğini bilmekteyiz. Her şeyin iyi gittiğini her fırsatta dile getiren iktidarın, mazota 4 lira verip, arpanın kilosunu 50 kuruşa satıp, 36 lira ödeyip yem olarak geri alıp besicilik yapması bu şartlarda ne kadar mümkündür.Bu zor şartlarda geçinmemize rağmen bizi bu hallere düşürenleri gördüğümüzde,boş vaatlerini dinleyip alkışlamak yerine hakkımızı arasak daha doğru olmaz mı? Aslında hiç birimiz halimizden memnun değiliz. Yaşayış tarsımız gereği devletimizi ve seçtiklerimiz baş tacı olarak görüyor, aman ha bir şey demeyelim ayıp olur mantığını sürdürüyoruz.
Geçtiğimiz günlerde Çıldır Göl festivalinde binlerce Çıldırlı buluştu. Sesimizi daha ne ve daha sert duyurabileceğimiz en güzel yerdi. Ama biz eğlenmekten başka ne yaptık. Bu kadar sıkıntının arasında oraya gelen vekillere derdimizi anlatamazken, onlar birbirlerini övmekten başka ne yaptılar. Bir yılı aşkın bir süredir görevi teslim almış sayın vekillerin Çıldır ve Çıldırlı vatandaşlarımız için tek somut girişimde bulunmadıkları aşikardır.
Değerli Çıldır halkı;
Halk olarak bundan böyle boş vaatleri dinleyip, vekillerin yanında gelen eş ,dost, akraba gibi kişilerin sözleri ile vekillerimiz seçmeyelim. Sizlerin verdiği oylarla yandaşlar her türlü işini aşırırken, acizhane sizler uzaktan bakmakla yetiniyorsunuz. Seçmen olarak seçtiğimiz vekille birebir görüşüp derdimizi anlatamıyorsak, kendimize vekil seçmenin ne anlamı var. Soruyorum sizlere, oylarınızla seçtiğiniz, yatırım yapsın, iş imkanı sunsun, hakkınızı savunsun diye vekil tayin ettiğiniz AKP'li sayın Orhan Atalay adliye kapanmasın diye sadece bir defa olsa bile Çıldır'a geldi mi? Çıldır'lının derdini dinledi mi? Göz boyamak için yatırım adı altında alt yapısı olmayan köylere parke taşı döşeyerek, yatırım yaptık diye pişkinlik yapıyorlar. Soruyorum sizlere kanalizasyonu olmayan köye alt yapısı taamamlanmadan parke taşı döşense ne olur. Hani ozanın bir söz varya, ''Tamam, güzel, hoş amma, aly yapısı olmayanın üst yapısı olsa ne olur''. Ne olur biliyormunuz, yarın yeni bir müteahhit bulurlar, dün yapılan parkeleri sökerler, kanalizasyonları müteahhitlere verir yaptırırlar. Sonra bir ihale daha verir tekrar parke yaptırırlar. Bunlarda müteahhit çok. Devletin başı bozulmuş vesselam.
Şahsım ve partim adına değerli Çıldır halkına saygılarımı sunarım…
GÜRŞAD ŞÜKRÜOĞLU
MHP Çıldır İlçe Başkanı
