Gün geçtikçe kutuplaşmaya başlıyoruz. Nedeni bilmeden artı ve eksi kutuplar gibi birbirimizi itmeye başlıyoruz. Ortak noktalar oluşturamıyoruz artık.
Bilgi sahibi olmadan hiç düşünmeden fikirlerimizi savuruyoruz dört bir yana? Konunun içeriğini bilmeden tarafımız seçiyoruz. Kulaktan dolma fikirler yada aslının olup olmadığı bile araştırmaya tenezzül etmeden okuduğumuz tek satırlık cümlelerle dahiyane fikirlerimizi beyan ediyoruz.
?Muhteşem Yüzyıl? dizisinden Kanuni Sultan Süleyman´ın (Not;"Sultan Süleyman´a Kalmayan Dünya" Süleyman Peyganber için kullanılmıştır.) çocuklarını ve eniştelerini öldürdüğünü ?Diriliş? dizisiyle Ertuğrul Gazi´nin Noyan´ı öldürdüğünü öğrendik.
Oysa Noyan´ı öldüren Ertuğrul Gazi değil Cengiz Han´ın torunu Hülagü Han´ın öldürdüğü rivayet edilmekte ve Ertuğrul Gazi´nin öldürdüğüne dair Tarih satırlarında hiçbir ibare bulunmamaktadır?
Bugün ise, Meclis yeni bir yönetim şekli gibi önemli bir konuyu kabul etti. 18 maddenin neler getirdiğini hayatımızı hangi yönleri ile etkileyeceğine bile bakmadan tarafımız seçtik.
Taraf belirlerken de çok düşünen bir toplu olmadığımız için kolaylıkla seçiyoruz? Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan´ın tarafında olanlar ya da Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan´ın karşı tarafında olanlar?
Konunun ne olduğu hiç kimseyi ilgilendirmiyor yani ilgilenenler istisna denecek kadar az sayıda yaşamlarını devam ettiriyorlar?
Sadece Anayasa deşikliği için böyle davranan bir millet değiliz? Genel olarak böyle devam ettiriyoruz hayatımızı?
Ülkemizde kitap okuma oranı 0.01 bu oranla Dünya ülkeleri arasında 86. sırada yer alarak Afrika ülkeleri ile yarışır haldeyiz.
Cübbeli Ahmet Hoca´nın Satranç ile ilgili açıklamalarının ardından hemen herkes eleştirmeye başladı. Oysaki hoca kendi düşüncelerini beyan etmiyordu. Bu çizgiyi bile fark edemedik. Kaynak olarak hadisler söylüyordu. Zikrettiği isimler İmam Mücahit ve İbn-i Hacer bu kişilerin hadisleri sahih hadis olarak kabul ediyor.
2014 Araştırmalarına göre yüzde 99.2 si Müslüman olan ülkemizde Kuran-ı Kerim okuma oranı ise şaşırtıcı boyutlarda. Anar araştırma şirketinin yaptığı son araştırmada 2224 denek kullanılarak gerçekleşmiş. Araştırmaya katılanların yüzde 94 ünün evinde Kuran-ı Kerim bulunmakta ve yüzde 78´inde Türkçe meal bulunmaktadır.
Bu oranlara rağmen Kuran-ı Kerim okuma oranı ise yüzde 25 civarında olduğu tespit edilmiştir. Kadınların Kuran-ı kerim okuma oranı yüzde 74 iken erkeklerde bu oran yüzde 65´e düşüyor.
Kuran-ı Kerimi okuyanların büyük bir bölümü Arapça okuyor. Meal-i okuyanların oranı ise çok düşük?
İnandığınız dinin kitabını okumamamıza karşılık Sosyal medya sitelerinde capslar paylaşarak yada profil resminizin yerine Evet/Hayır simgeleri koyarak taraf olmanız size ve geleceğinize hiç bir şey katmadığı gibi yeni nesiller içinde endişe uyandırmaktadır.
Öncelikli hedef okuyarak karar vermek olmalıdır.
Yetişen zekaları kitaplarla beslemeyen uluslar, yıkılmaya mahkumdur ? OVİDİUS
M. Ahmet Vural m.ahmetvural@hotmail.com
