Ardahan Üniversitesi (ARÜ) ve Çıldır Belediyesi işbirliğiyle hazırlanan "Aşık Şenlik Aşıklar Okulu" adlı proje kapsamında aşıklar eğitime alınarak, aşıklık geleneği yaşatılmaya çalışılacak.
ARÜ İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erdoğan Altınkaynak, yaptığı açıklamada, "Aşık Şenlik Aşıklar Okulu" adlı bir proje hazırladıklarını, projenin Kültür ve Turizm Bakanlığı'na sunulduğunu söyledi.
Projeyle aşıklık geleneğinin genç nesillere aktarılması ve yaşatılmasını amaçladıklarını ifade eden Altınkanynak, 6 ay devam edecek projede aşıklara eğitim vereceklerini belirtti.
Açılacak okula devam edecek aşıkların eğitimlerinin sonunda sertifika alacağını anlatan Altınkaynak, eğitime tabi tutulacak aşıkların daha donanımlı olmalarını hedeflediklerini vurguladı.
Aşıklık geleneğinin düğünlerde, köy meclislerinde, ev ortamlarında karşılıklı atışmalarla binlerce yıldır günümüze aktarılan bir gelenek olduğuna dikkati çeken Altınkaynak, "Bu kültürü sadece Türklerde değil Türk kültürü etkisinde kalmış topluluklarda da görebiliyoruz. Örneğin Gürcü ve Ermenilerde de gelenek devam ediyor" dedi.
Altınkaynak, günümüz aşıklarının gelenekte yozlaşmaya sebep olduklarını işaret ederek, şöyle devam etti:
"Çoğunun makam, ses ve şiir bilgisini takdim etme icrası çok zayıftır. Bu yozlaşma aynı zamanda geleneğin kirlenmesine de sebep olmuyor. Ses eğitimi, saz eğitimi bunlarda yok denecek kadar. Söz konusu projeyle açılacak olan okul, aşıklık konularının güncellenmesini de sağlayacak."
Altınkaynak, aşıklığın okul ile halk içinde daha fazla kitlelere ulaşmasında yeni bir ivme kazanacağına inandıklarını belirterek, "Projeye bölgede daha önce yaşamış ve aşıklar tarafından üstat olarak kabul edilen Aşık Şenlik'in adını koyduk" dedi.
Doç. Dr. Altınkaynak, Aşık Şenlik'ten kalma beşinci neslin Ardahan'da aşıklık geleneğine devam ettiğini ifade etti.
-"Aşıklık geleneği Gürcü ve Ermenilerde de var"-
Gürcü asıllı İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Roin Kavrelişvili ise aşıklık geleneği ve kültürünün sadece Türkiye'de olmadığını Gürcistan'da da yaşatıldığını söyledi.
Aşık Şenlik'in de Gürcistan'ın güney ve iç kesimlerinde bilindiğini anlatan Kavrelişvili, "Örneğin Gürcü aşık Eto Dallaşiredze 1997 yılında vefat etti. O güne kadar Türkçe konuşurdu. Türkçe konuşmalarında Aşık Şenlik'in sözleri vardı. Aşık Şenlik'in çok bilinmeyen sözleri bizim Gürcistan'da biliniyor. Bu şekilde de Aşık Şenlik'in tüm eserleri de tamamlanmış olabilir" diye konuştu.
Kavrelişvili, şunları kaydetti:
"Gürcü aşıklar hem Gürcüce hem de Türkçe söylüyorlar. Dolayısıyla bu geleneğin devamı sadece Türkiye'de değil Gürcistan'da da olumlu etkisi var. Gürcü halkı da buna karşı çok meraklı. Bu kültür ve gelenek Gürcistan'ın yanı sıra komşu ülkelerde de var. Ermeniler üzerinde de geçerli bu durum. Projeyi merkez olarak kabul edebiliriz. Çünkü Ermenice, Gürcüce söyleyen aşıklar da var. Yani projenin sadece Türkiye'ye değil bölgeye de önemli katkısı olacak."
-"Aşıklık geleneğini nesillerimize tanıtmak istiyoruz"-
Çıldır Belediye Başkanı Nurettin Aygün ise aşıkların bu kültürün son temsilcileri olduğunu, aşıklık geleneğinin devamı için projenin önemli olduğunu söyledi.
Projeyle sınırlar ötesi bir çalışma yapılacağını ifade eden Aygün, projenin Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan içinde önemli olduğuna dikkati çekerek, "Aşıklık edebiyatını yeniden nesillerimize tanıtmak amacıyla bu projemizi hazırladık" dedi.
Aşık Şenlik Belde Belediye Başkanı Mülazım Karaçay da aşıkların bugüne kadar birçok sorun ve sıkıntı yaşadığını belirterek, şöyle devam etti:
"Doğasında çırak yetiştirmek varken şu an çırak yetiştiremiyor. Aşık Şenlik'in adının anılması ise bizim için, beldemiz için son derece önemli. Aşık Şenlik bu kültürün önemli mihenk taşlarından biridir. Çünkü işgal dönemlerinde teslim olmamıştır. Sözleriyle toplumu, milleti düşmana karşı birlik olmaya, toplu harekete davet etmiştir ve de etkili olmuştur. Düşmanın esareti altında olmasına rağmen 'Osmanlı'yı isterim' demiştir. 'Can sağ iken yurt vermeyiz düşmanı' sözü herkesçe bilinir."
