TÜİK illere göre nüfus sayılarını açıklayınca nüfus sayısı olarak en az insanın yaşadığı il olarak Ardahan ilan edilince sosyal medyada tartışmalar başladı niye böyle oldu? Neden böyle oldu? Bu işin sonu nereye varacak? diye.
Ardahan´ın nüfusu bir önceki yıla göre 1.588 kişi azalarak 97.319 kişiye düşmüş bu nüfusun 50.697´si erkek 46.622´si ise kadınlardan oluştuğu anlaşılmıştır.
İşte bu sayılardan sonra Bayburt´un nüfusundan bile daha az olan nüfus sayısı ile nüfus bakımından ülke sonunculuğu koltuğuna oturan Ardahan neden bu durumda diye birçok platformda tartışmalar başladı.
Soranlara söyleyeyim neden bu durumda Ardahan;
Eğer bir şehirde hayatınızı sürdürecek kadar parayı kazanacak bir kaynağınız yoksa orada durmanıza ne gerek var?
Eğer bir ilde tarım ile ilgili halen doğru ürün ekimi ve doğru hasat şekilleri ile ilgili halk bilgilendirilmemiş ise orada durmanıza ne gerek var?
Eğer bir ilde hayvancılık en büyük geçim kaynağı ise devletiniz de sizin hayvanınıza değer kazandırmak yerine et ithal ediyorsa orada durmanıza ne gerek var?
Eğer bir ilde saman ya çok özellikli bir bitki değil saman ithal edilir hale gelmişse orada durmanıza ne gereke var?
Eğer bir ilde bir tane bile fabrika yoksa orada durmanıza ne gerek var?
Eğer bir ilde koskocaman bir hastane varda içerisinde birçok bölümün doktoru yoksa hastalarınız Erzurum, Ankara ve İstanbul yollarında ölüyorsa orada durmaya ne gerek var?
Eğer bir ilde her sene üniversite sınavlarında sondan üçüncülük kader haline gelmişse orada durmaya ne gerek var?
Eğer bir ilde insanlar geçinemiyorsa, sağlık hizmeti alırken zorlanıp, eğitim alırken ise de sonlarda çocuklarına yer buluyorsa hele de sözde o ile fayda sağlamak için kurulmuş kendi şahıslarına etiket olmaktan öte gitmeyen derneklere sahipse sonuç da bundan farklı olmaz, olamaz.
Bir iki tanesini saymazsak İstanbul ve diğer kentlerde kurulan derneklerin yöneticileri sıfır proje, sıfır üretkenlik ile adeta Ardahan´ın adını kullanarak hayatlarını idame ettirmekte, siyasete girmekte ve hatta geçimlerini sağlamaktaysa o il elbet kan kaybeder.
Düşünün Ardahanlı olmayan ve sadece bir devlet memuru olan Vali´nin onda biri kadar bu il için çalışmayan onca insanı sırtına almış bu il nasıl bir adım öteye gitsin?
Sosyal medya dernekçiliği, foto dernekçilikte çığır açan bu güruh zahmetsiz rahmetin üzerine yağdığı en seçkin topluluğu sırtında yıllardır taşırken bu il bunca sırtındaki yük ileri gitsin?
Bir tarafta Ardahan Lobisi oluşturuyoruz diye lüks otellerde iş adamların toplayıp hiçbir elle tutulur sonucu olmayan tek getirisi davetiye parası olan toplantıları düzenleyen Lobiseverler diğer tarafta ise bir gün internete bir uçak fotoğrafı koyup üzerine ?ARDAHANA HAVALANI İSTİYORUZ ? diye yazıyorsunuz altında da birkaç yorum yazılıyor. ?Helal olsun size´ ? Emekleriniz için teşekkür ederiz´ vs.vs..
Yetmiyor öbür gün sanki bir önceki hedef tutmuş gibi ?ŞİMDİDE ARDAHAN TREN İSTORUZ´ yazıp birde afili tren fotosu koyuyorsunuz hooop Ardahan için her şeyi yapmış süper kahraman oluyorsunuz.
Yetmez birkaç tanede siyasetçi ve bürokrat hemşerinizi bulup ziyaretine gidip kartvizit alış, verişi yapıp fotoğrafları sosyal medyada paylaşınca Ardahan´ın değerine değer katmış oluyorsunuz.
Bunca emeği taçlandırmak için içi siyasetçilerle dolu güzel de bir kaz gecesi yapıp, bol halaylı, şarkılı, türkülü bir gece yaşatıp paraları toplayıp, sosyal medyada video ve fotoğraflar ile tanıtım rüzgârı estirdiniz mi tam 11 ay yan gelip yatma hakkınız otomatikman doğmuş oluyor.
Soran yok bu gecelerin davetiyelerinden toplanan paralar nerede?
Bu gecelerin sponsorlarının verdiği paralar nerede?
Bu derneklerin binaları vaz geçtim 30m2 dükkâna da razıyım merkezleri nerede?
Bu derneklerin Ardahan´a yaptığı projeler nerede?
Bu derneklerin Ardahan tarımı için öne çıkarttığı tek bir ürün var mı? Varsa nerede?
Bu derneklerin Ardahan´daki hayvan ırkları ve besicilik ile ilgili tek bilimsel çalışması var mı? Varsa nerede?
Bu derneklerin okuttuğu kaç Ardahanlı çocuk var? Varsa nerede?
Bu dernekler Ardahan´ın hangi yarasına merhem olmuş?
Ya da daha doğrusu Ardahan adı bu derneklerdeki kaç kişiye ekmek, kaç kişiye mevki ve makam olup yağmur gibi üzerlerine yağmış?
Hal böyle olunca Ardahan´ın dertleri yerinde siz de yerinizde dururken sonra nüfusumuz düşmüş diye ağlamak timsah gözyaşından başka hiçbir şey değildir.
Boş verin siz Ardahan´ı halaya devam?
Sinan KARAÇAY / İstanbul
